4 Ocak 2013 Cuma

10. Sınıf Dil ve Anlatım Kitabı Cevapları (Zambak Yay.) Sayfa 146-151 - Açıklayıcı Anlatım

2. Açıklayıcı Anlatım – Zarf (Belirteç)
Anlama ve Yorumlama

1.etkinlik
Okuduğunuz açıklayıcı metinlerde dil hangi işlevde kullanılmıştır?
CEVAP:
Okuduğumuz açıklayıcı metinlerde dil göndergesel işlevde kullanılmıştır.

Açıklayıcı anlatımla oluşturulan metinlerde ağırlıklı olarak dil hangi işleviyle kullanılır? Örneklerle açıklayınız.

CEVAP:
Açıklayıcı anlatımla oluşturulan metinlerde ağırlıklı olarak dil göndergeselişleviyle kullanılır.
Örneğin; aşağıdaki metinde bir eğitim uzmanının eğitim konusundaki açıklaması verilmekte ve bu metinde bilgi verme amacı olduğu için, dilin göndergesel işlevi öne çıkmaktadır:
Eğitim, ferdin “hayata” aktif biçimde uyumunu sağlayan bir etkinliktir. Bu dünya kurulduğundan beri şu ya da bu biçimde süregelmiştir. Ailede ana ve babanın, okulda öğretmenin, toplumda yöneticilerin asıl ödevi, çocuğun günlük yaşama daha iyi uyum sağlayabilmesi için uygun ortamı sağlamaktır. Bu bakımdan eğitim, yaşama başarıyla uyum sağlayacak insan yetiştirme bilim ve sanatı olarak da düşünülebilir.

2.etkinlik
Açıklayıcı anlatımda düşüncenin açıkça anlaşılmasını sağlamak ve ilgi uyandırmak için malze­menin iyi sıralanması gerekir. Düşüncenin açıkça anlaşılmasını sağlayan metotları aşağıda incele­yiniz.
Açıklayıcı anlatım metotlarını yukarıdaki kutucuklardan seçerek ilgili boşluklara yazınız.
CEVAP:
Sınıflandırma: Bu metoda göre, işlenilecek konu çözümlenerek bölümlere ayrıldıktan sonra, ko­nu özelliği de göz önüne alınarak sıralanır; düşünceler belli bir noktadan yürüyerek ilerler. Örneğin; mektup ile ilgili bir yazıda malzeme: iş mektupları, özel mektuplar, resmi mektuplar olmak üzere üç sı­nıfa ayrılabilir.
Zaman ve mekân: Açıklayıcı anlatımda düşünceler bu iki özelliğe göre de ilerletilir. Malzemenin za­mana göre sıralanması en çok biyografi, otobiyografi ve tarihle ilgili yazılarda görülür. Mekâna göre sı­ralanışta ise açıklama; coğrafi yerler veya çeşitli yerler göz önüne alınarak geliştirilir.
Çözümleme ve karşılaştırma: Düşüncelerin anlatılması için iki metot bir arada kullanılır. Çözümleme metodun­da düşünceler, ona benzeyen veya onunla paralel özelliği bulunan başka düşünceler yoluyla; karşılaştır­ma metodunda ise o ifadenin karşıtı düşünce ve konular ona benzemeyen ifadeler yoluyla anlatılır. Bumetot, düşünceye açıklık kazandırır.
Resim, plan, harita: Bir konu hakkında bilgi verirken, bir konuyu tarif ederken gözün yardımından dafaydalanabiliriz. Özelliğine göre bazen bir resim, bir plan ya da bir harita, konuyu sayfalarca yazıdan da­ha iyi açıklayabilir. Örneğin; bir makinenin nasıl işlediği, gözün nasıl gördüğü, herhangi bir maddenin nasıl elde edildiği vb. fen bilimleri ile ilgili konular ya da bir nazım şekli, bir şehre ait bölüm, bu metot­larla daha açık ve ilgi çekici olarak açıklanmış olur.
Açıklayıcı öyküleme ve betimleme: Bu metot; bir bilgiyi öğretir veya haber verirken açıklama kadar okuyanların ilgi­sini de artırır. Bu tur yazılarda bir bilginin nasıl meydana geldiği ve gördüğüiş öykülenir. Fen bilimleri ile ilgili dergilerde araştırmaların nasıl yapıldığının betimlendiğini, tecrübe ve kazanımların fotoğraflar ara­cılığıyla anlatıldığını görürüz.
Tekrar: Bir bilginin öğretilmesi, bir fikrin doğrudan doğruya anlatılması için kullanılan birmetottur. Bu metoda göre; aynı fikir başka başka ifadelerle, değişik tarzda tekrarlanır.


3.etkinlik
Aşağıdaki metinde “ne zaman” sorusunun karşılığı olan zarfları bulunuz.
CEVAP:
Çıkınca, gelip, cumartesi pazar günleri, emekli oldu­ğunda, bu zamanda.

Fiillerde bildirilen zamanla, zaman zarfı arasında nasıl bir fark olduğunun söyleyiniz.
CEVAP:
Fiillerde bildirilen zaman; fiillere getirilen “-ınca, dığında, -ken, -ir…-mez, gibi” zarf-fiil ekleri ile sağlanmakta ve zaman anlamı taşıyan zarf-fiil (fiilimsi) meydana gelmektedir ve isim soylu sözcükler olmadıkları halde bu sözcüklere zarf denebilmektedir. Zaman zarfları ise zaten isim soyludur ve kendinde yüklü olan zaman anlamını taşımaktadır.


4.etkinlik
Niteleme bildiren sözcükler isimlerin özelliğini gösterirse “sıfat”; fillerin nasıl yapıldığını, ne durumda olduğunu gösterirse “zarftır. “İyi insanları herkes sever.” cümlesindeki “iyi” sözcüğü “insanlar” ismini nitelediği için sıfat; “Babam herkese iyi davranıyordu.” cümlesinde ise “davran­mak” fiilini belirttiği için zarftır.
Aşağıdaki cümlelerde “nasıl” sözcüğü farklı görev ve anlamlarda kullanılmıştır. Bu cümle­lerin yanındaki kutucuklardan “nasıl” sözcüğünün görevini işaretleyiniz.
CEVAP:


X
Nasıl filmlerden hoşlanırsınız?                            Sıfat                       Zarf

X

Aileniz size nasıl davranıyor?                               Sıfat                      Zarf

X


Kendine nasıl bir araba alacaksın?     Sıfat                      Zarf


X

Son günlerde işlerin nasıl gidiyor?      Sıfat                      Zarf



5.etkinlik
“Ne” sözcüğü aşağıdaki cümlelerde farklı görev ve anlamlarda kullanılmıştır. Bu cümlele­rin yanındaki kutucuklardan “ne” sözcüğünün görevini işaretleyiniz.
CEVAP:



X
Ne iş yapıyorsunuz?                                               Sıfat                      Zarf                       Zamir

X


Pazardan ne aldınız?                                               Sıfat                      Zarf                       Zamir



X


Ne duruyorsun orada?                                          Sıfat                      Zarf                       Zamir


9.etkinlik
“En” ve   “daha” zarfları cümlede üstünlük ve derecelendirme anlamında kullanılır. Aşağı­daki boşluklara bu kelimelerden uygun olanını yerleştiriniz.
CEVAP:
Engüzel çiçek güldür.
Dahatemiz bir toplum istiyoruz.
Dahaaçık konuşur musunuz lütfen!
Ensevdiğim yemek fasulyedir.


10.etkinlik
Aşağıdaki cümlelerde “çok” sözcüğü, farklı türde kelimeleri (fiilleri, fiilimsileri, sıfatları ve zarfları) anlamca sınırlayıp miktar zarfı özelliği taşır. “Çok” sözcüğünün, hangi tür kelimelerin miktarını gösterdiğini bulunuz ve boş bırakılan yerlere yazınız.

Örnek:           Sizi çok özledim.                                              (Fiilin miktarını göstermiş.)
Çok çalışmalısın.                                              (Fiilin miktarını göstermiş.)
Çok çalışan insanlar başarılı olur.              (Fiilimsinin miktarını göstermiş.)
Çok güzel bir eviniz var.                               (Sıfatın miktarını göstermiş.)
Çok güzel çalışıyorsunuz.                             (Zarfın miktarını göstermiş.)



Ölçme ve Değerlendirme

A. Zarflarla ve açıklayıcı anlatımla ilgili aşağıdaki yargılan doğru-yanlış (D/Y) şeklinde değer­lendiriniz.
(D) Zarflar isim çekim eklerini -zaman zarflan dışında- almazlar.
(D) Cümleye eşitlik, üstünlük, en üstünlük, aşırılık anlamı kazandıran zarflar azlık-çokluk zarflarıdır.
(D)   “Okulun bahçesinden sessizce ayrıldık.”cümlesinde belirginleştirilmiş kelime, eylemin nasıl ya­pıldığını belirttiği için durum zarfıdır.
(D)   Konuyu ortaya koyan cümle veya cümlelerle başlar.
(D)   Konuyu çözümleyen açıklamalar yapılır.
(D)   Konu, örnekler ve karşılaştırmalar ile genişletilir.
(D)   Yazı, özetleyici veya yargı bildiren ifadelerle sonuçlandırılır.
(D)   Dilin göndergesel işlevi ve kelimelerin gerçek anlamlarında kullanılmasına özen gösterilir.
(D)   Kesin ve açık ifadeler kullanılır.
(D)   Tanımlamalardan yararlanılır.
(D)   Açıklayıcı betimlemeye yer verilir.
(D)   Sınıflandırma ve örneklendirmeye yer verilir.
(D)   Benzerlik, tekrar ve karşılaştırma gibi metotlardan yararlanılır.
(Y)   Açık ve anlaşılır değil, oldukça ağır ve kapalı ifadeler kullanılır.


B. Aşağıda boş bırakılan yerleri uygun sözcüklerle doldurunuz.
v “Bukitabı yarın bitirmeniz gerekiyor.” cümlesindeki belirginleştirilmiş kelime eylemin zamanınıgösterdiği içinzamanzarfıdır.
v Yer-yönzarfları çekimsiz olarak kullanılırsa zarftır. Aksi takdirde zarf olmaktan çıkarlar.
v “-e, -de. -den” ekleri bazı edatlarla kullanıldıklarında zamanzarflarını oluşturur: akşamdanberi, öğleye doğru, ayda bir.

C.Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplayınız.




  1. 1.       Aşağıdakilerden hangisi açıklayıcı anlatım metotlarından değildir?
A)  Açıklayıcı betimleme ve öyküleme metodu
B)  Sınıflandırma metodu
C)  Araştırma metodu
D)  Tekrar metodu
E)   Çözümleme ve karşılaştırma metodu



  1. 2.       Edebiyat, felsefe veya ahlakla ilgili bir gerçeği sunmaya, atasözü veya özdeyişlerin ifade etti­ği duygu ve düşünceleri belirtmeye ve her ko­nuda açıklayıcı bilgi vermeye denir.
Bu parçadaki boşluk en uygun şekilde aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanır?
A)AçıklamaB)ForumC)Sempozyum                              D)Tartışma         E)Sunum



  1. 3.       Açıklama yapmak için önce konuyu iyice an­lamak gerekir. Sorulan soruya verilen cevap, ne kadar güzel olursa olsun, konu ile ilgisi yoksa başarısızdır. Özellikle yazılı kompozis­yonda, konunun anlaşılamamış olması, ba­şarısızlığın en büyük etkenidir. Konuyu iyice anlamak için, malzeme olarak kullanılan keli­me, deyim, terim ve tamlamaları yani dili dik­katle değerlendirmek, bunların anlamlarını belirlemek lazımdır.
Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargılar­dan hangisine varılamaz?
A)   Yazılı anlatımda konunun anlaşılması çok önemlidir.
B) Bir konuda açıklama yapmak için o konu­yu iyi bilmek gerekir.
C) Sorulan sorulara verilen cevaplar güzel ve yeterli olmalıdır.
D) Sorulan sorulara konuyla ilgisi olan ce­vaplar verilmelidir.
E)  Konuyu iyi anlamak için dili iyi bilmek ge­rekir.




  1. 4.    Açıklayıcı anlatım ile ilgili aşağıdaki bilgi­lerden hangisi yanlıştır?
A) Sorunu ortaya koyan cümle veya cümle­lerle başlar; sorunu çözümleyen açıkla­malar, örnekler, karşılaştırmalar ile devam eder, özetleyici veya yargı bildiren ifadeler­le sonuçlanır.
B)  Metinler; tanımlama, açıklayıcı betimleme, sınıflandırma, benzerlik ve karşılaştırmalar­dan yararlanılarak düzenlenmektedir.
C)  İfadenin kesin ve açık olmasının yanında kelimelerin gerçek anlamlarında kullanıl­masına da özen gösterilir.
D) İşlenen konuların muhakkak bir gazete ve­ya dergi köşesinde yer alması gerekir.
E)   Bir konuda bilgi vermek, okuyucuları ve
dinleyicileri aydınlatmak, onlara bir şeyler
öğretmek amacıyla yazılır.

  1. 5.       Şiirin soyutluğu somutluğu sorunu çok tartışıldı. Gene de belli bir sonuca varılamadı. Kapa­lı şiir için soyut, anlamsız şiir için soyut, top­lumcu olmayan şiir için soyut hatta yeni şiirle­rin tümü için soyut denildi. Gerçi soyut şiirle somut şiir arasındaki ayrım kesin olarak belir­lenmiş değil. Değil ama işe bu yönden bakan­lar da yok denecek kadar az. Soyut kavramı giderek sanatta, felsefede kullanılan anlamından da soyutlanarak konuşma dilimize yerleşen bir basitlik simgesi oluverdi. Yergiler, suçlamalar bile hep aynı kavrama başvurularak yapılıyor. Bir şiirin nedirliği,nasıllığı kadar, o şiire bakan kişinin şiir ekini, algısı, deneyleri, yorum gücü de önemlidir. Yani şiirin soyut ya da somut bir izlenim bırakması, yazarı kadar okuyucuyu da ilgilendirir.
Bu parçada aşağıdaki açıklayıcı anlatım metotlarından hangisi kullanılmıştır?
A) Sınıflandırma
B)  Çözümleme ve karşılaştırma
C)  Açıklayıcı betimleme ve öyküleme
D) Zaman ve mekân
E)   Tekrar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.