2 Ekim 2011 Pazar

CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI ÖĞRETİCİ METİNLER


CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI ÖĞRETİCİ METİNLER
DENEME
Türk edebiyatında ilk deneme kitapları arasında Ahmet Haşim’in Bize Göre (1928), Gurebahanei Laklakan (1928); Ahmet Rasim’in pek çok yazısı; Mahmut Sadık’ın Takvimden Yapraklar (1912); Refik Halit Karay’ın Bir Avuç Saçma (1939), Bir İçim Su (1931), İlk Adım (1941), Üç Nesil Üç Hayat (1943), Makyajlı Kadın (1943), Tanrıya Şikâyet (1944); Falih Rıfkı Atay’ın Eski Saat (1933), Niçin Kurtulmak (1953), Çile (1955), İnanç (1965), Pazar Konuşmaları (1966), Kurtuluş (1966), Bayrak (1970) gibi kitaplarını saymak mümkündür.
Türk edebiyatında deneme türü, genellikle şair, romancı ya da hikâyeci kimliği öne çıkan sanatçılar tarafından ortaya konan ürünlerden oluşmaktadır. Birinci derecedeki vasfı “denemeci” olan yazar sayısı oldukça azdır. Nurullah Ataç (1898-1957), Sabahattin Eyüboğlu (19081973), Suut Kemal Yetkin (1903-1980), Mehmet Kaplan (1915-1986), Nurettin Topçu (1909-1975), Salah Birsel (1919-1999 ), Vedat Günyol (1912 ), Enis Batur (1952 ), Cemil Meriç (1917-1987), Mehmet Salihoğlu (1922 ), Uğur Kökden (1934 ), Nermi Uygur (1925-2005 ) bunlardan birkaçıdır.
2.MAKALE
Makale Nedir ? Makale Nasıl Yazılır?
Makale, belirli bir konuda, bir görüşü, bir düşünceyi savunmak ve kanıtlamak için yazılan yazı türüne denir. Gazete dergi ve internette yayınlanır. Ayrıca herhangi gerçeği açıklığa kavuşturmak, bir konuda görüş ve tezler ortaya koymak ve bir hipotezi savunmak, desteklemek için yazılmış olan yazılara da makale denir.
Makale yazarken aşağaıdaki kriterler önemlidir:
-Anlatımda sade ve belirli bir formata uygun olursa daha iyi olur.
-Somut özellikler ön plandadır.
-Öne sürülen düşünce ve tez kanıtlamak icap eder.
-Makele yazarken belirli bir konu yoktur. Yazar her konuda yazabilir.
-Gazetee dergi ve internette yayımlanır.
Ayrıca bilimsel standartlarda makale yazmak çok önemlidir. Örneğin çok önemli bir hipotezi ispatlasanız dahi eğer bu bilimsel makale formatına uygun değilse hiç bir bilimsel yayında itibar görmez hatta yayınlanmaz. Bu sebeple akademik kariyer sahibi insanlar makalelerini belirli bir formata uygun kalarak yazmak zorundadır. Bu okuyanların işini kolaylaştırır. Akademik bilgi düzeyi ve yazılan hipotezin doğruluğu ile ilgili makale arasında bilimsel bilgi düzeyi açısından direk bir bağlantı olmasa da, bilimsel makale yazma alışkanlığınız ve formata uygunluğunuz karşı tarafın sizi değerlendirmesinde rol oynayabilir. Akademik süreçde bilimsel dünyaya sunulan bir bilgi demetinin başarısı ,anlaşılır bir düzeydeki dille ve formatına uygun bir biçimde karşı tarafın yargı gücüne sunulmuş olma özellikleri ile doğru orantılıdır.


İsmail Habip Sevük 
(1892-1954) Türk yazar ve edebiyat tarihçisidir.
Türk yazarı. Edremitte doğmuştur. Hukuk fakültesini bitirdikten sonra Kastamonu, İzmir ve Ankara'da edebiyat öğretmenliği, Edirne'de milli eğitim müdürlüğü yaptı. 1926-27 Antalya Maarif Eminliği, 1927-1931 Adana Maarif Eminliği görevlerinde bulundu. Maarif eminliklerinin kaldırılmasından sonra Galatasaray Lisesine atandı (1931-1943). Sinop'tan 1943'de milletvekili seçildi. Balıkesirde İzmir'e Doğru gazetesinde yazdı.Açıksöz gazetesi başyazarıydı. 1928'de önce Maarif, yeni harflerin kabulünden sonra Memleket dergisini çıkardı. 1934-1954 yılları arasında Cumhuriyet gazetesinde yazdı.
Kişisel gözleme dayalı, renkli, kıvrak bir anlatımı; bilgiden, fikirden kuvvet alan edebi sanatlarla yüklü bir üslubu vardır.
Eserleri
·         Türk Teceddüt Edebiyatı Tarihi, 1925.
·         Edebi Yeniliğimiz, 1931-32. (Türk Teceddüd Edebiyatı Tarihi'nin geliştirilmiş baskısıdır)
·         Tanzimattan Beri, 1940.
·         Tuna'dan Batı'ya, 1935-44.
·         O Zamanlar, 1936.
·         Atatürk İçin, 1939.
·         Avrupa Edebiyatı ve Biz, 1940-41.
·         Edebiyat Bilgileri, 1942.
·         Yurttan Yazılar, 1943.
·         Türk Güreşi, 1946
·         Mevlana, 1954.
·         Yunus Emre, 1954.

GEZİ
Gezi türü için daha önceleri Arapça kökenli "seyâhat", "cevelân" gibi terimler kullanılıyordu. Gezi notlarının kaleme alındığı eserlere ise "seyâhatnâme" deniyordu. Modern zamanlarda ise Türkçe bir kelime olan "gezi" terimi tercih edildi. Gezi yazarı gezip gördüğü yerlerin hem kendisi hem de okuyucular için tarihî ve coğrafî açıdan ilgi çeken yönlerini, özelliklerini, kültürel, jeolojik, güzelliklerini, halkının gelenek, görenek, törelerini yazar. Dünya edebiyatının en önemli gezi yazıları arasında 13. yüzyılda Marko Polo'nun Uzak Doğu izlenimlerini içeren Seyahatnamesi ve 14. yüzyılda yaşamış Arap gezgin İbn-i Batuta'nın İslâm dünyası gezilerini konu edinen Seyahatnamesi yer alır.
1. Yurt İçi Gezi Yazıları
Aşık Cemal: Amasya Seyahatnamesi (1926).
Afet İnan: Ankara-Samsun Arasında Tarih Gezisi (1946).
Nahit Sırrı Örik: Anadolu(1939), Bir Edirne Seyahatnamesi (1941), Kayseri, Kırşehir, Kastamonu (1955).
İsmail Habib Sevük: Yurttan Yazılar (1943).
Sadri Ertem: Kıyılardan Stepe Bir Vagon Penceresinden (1943).
Ahmet Hamdi Tanpınar: Beş Şehir (1960).
Ahmet Turan Alkan: Altıncı Şehir (1992).
Yusuf Kenan Ekşioğlu: Türkiye'de Otobüsle 10.000 Kilometre (1961).
Reşat Nuri Güntekin: Anadolu Notları I, II (1936,1966).
Azra Erhat: Mavi Anadolu (1969).
Mahmut Makal: Bizim Köy (1975).
Ata Anbarcıoğlu: Gezi Anıları(II. Bölüm, tarihsiz).
Mehmet Önder: Atatürk'ün Yurt Gezileri (1975).
Taha Toros: Atatürk'ün Adana Seyahatleri (1981)...
2. Yurt Dışı Gezi Yazıları
Osmanlı Devleti, 17. yüzyıldan itibaren değişik Avrupa devletlerine elçi göndermeye başlamıştır. Bunlar ülkeye dönüşlerinde resmî raporlar halinde yazdıkları sefaretnamelerde bulundukları ülke hakkında ayrıntılı bilgiler vermişlerdir. Bunları gezi yazısı olarak da değerlendirebiliriz. Bunlardan Yirmisekiz Çelebi Mehmet Efendi'nin Fransa Sefaretnamesi (1720-1721) en ünlü olanıdır.
Günümüzde,
Rauf Kemal: 1924 Senesi Avrupa Tetebbu Heyeti Raporları (1925).
Yusuf Ziya Ortaç: Göz Ucuyla Avrupa (1958).
Tahir Kutsi Makal: Köylü Gözüyle Avrupa (1965).
Sıtkı Yırcalı: Batıya Kalkan Tren(1965).
Ümit Yaşar Oğuzcan: Avrupa GörmüşAdam(1967).
A. Süheyl Ünver: Avrupa İzlenimleri (1969).
Selahattin Batu: Avusturya ve Venedik Günleri (1970).
İsmail Habib Sevük: Tuna'dan Batıya (1935).
Yaşar Nabi Nayır: Balkanlar ve Türklük (1936).
Falih Rıfkı Atay: Tuna Kıyıları(1938), Taymis Kıyıları(1934)...
Yılmaz Çetiner: Şu Bizim Rumeli(1967).
Abdi İpekçi: Yarının Ülkesi Afrika(1959).
Samet Ağaoğlu: Sovyet Rusya İmparatorluğu (1967).
Ahmet Bican Ercilasun: Türk Dünyası Üzerine İncelemeler (1993).
Murat Özsoy: Turkuaz Günlüğü (1990).
Erdem Bayazıt: İpek Yolundan Afganistan'a (1985).
Füruzan: Yeni Konuklar (1977).
Demir Özlü: Berlin Güncesi 1989 İlkbaharı(1991).
Haldun Taner: Berlin Mektupları(1984).
Şevket Rado: Amerikan Masalı(1950).
Bedii Faik Akın: Sam Amca'nın Evinde, Amerika SeyahatlarıNotları(1954).
İlhan Selçuk: Güzel Amerikalı (1965).Sovyetler-İran-Amerika İzlenimleri (1976).
Gülten Dayıoğlu: Amerika'ya Yolculuk (1990).
Melih Cevdet Anday: Sovyet Rusya, Azerbaycan, Özbekistan, Bulgaristan, Macaristan(1965).
Mustafa Canelli: Kâbe'ye Doğru (1995),
Cengiz Çandar: Güneşin Yedi Rengi (1987).
Mehmet Aslantuğ: "Bosna'da Gördüklerim Bosna'yı Aştı", Aktüel, 5.10.1995.
Hasan Ali Yücel: İngiltere Mektupları (1958), Kıbrıs Mektupları (1958).
Işıl Özgentürk: Büyülü Bir Yolda (1998).
Selahattin Batu: İspanya Büyüsü (1972).
Afet Ilgaz: Muhteremoğlu İtalya Mektupları (1962).
Fikret Otyam: Ne Biçim Amerika Ne Biçim Rusya (1970)...

ANI
Halit Fahri Ozansoy: Edebiyatçılarımız Geçiyor (1939),
Yahya Kemal Beyatlı: Siyasî ve Edebî Portreler (1968);
Yusuf Ziya Ortaç: Portreler (1960);
Hakkı Süha Sezgin: Edebî Portreler'i (İstanbul 1997);
Beşir Ayvazoğlu: Defterimde 40 Suret (İstanbul 1996)... gibi.

1. Siyasî ve Askerî Konulu Anılar

Tanzimat'tan sonra anı yazma geleneği devlet yönetiminde bulunmuş önemli kişiler arasında da yaygınlaştı.

1.1. Askerî Konulu Anılar

Afet İnan: Atatürk'ten Hatıralar (1950), Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler (1959);
Falih Rıfkı Atay: Atatürk'ün Bana Anlattıkları (1955), Atatürk'ün Hatıraları (1965),
Çankaya (1969);
Şevket Süreyya Aydemir: Suyu Arayan Adam (1959);
İsmet Kür: Anılarıyla Atatürk (1965);
Ali Fuat Cebesoy: Sınıf Arkadaşım Atatürk (1997);
Hilmi Yücebaş: Atatürk'ün Nükteleri Fıkraları Hatıraları (1963);
Ahmet Cevat Emre: İki Neslin Tarihi (1960);
Nadir Nadi: Perde Aralığında (1965);
Erdal Öz: Deniş Gezmiş Anlatıyor (1976);
Safa Güner: Köy Enstitüleri Hatıraları (1963);
Yakup Kadri Karaosmanoğlu: Zoraki Diplomat (1955). Politika'da 45 Yıl (1968); Samet Ağaoğlu: Strazburg Hatıraları (1933), Babamdan Hatıralar (1939), Aşina Yüzler (1965)...
Ahmet Ağaoğlu: Serbest Fırka Hatıraları(2. baskı, 1969);
Erdal İnönü: Anılar ve Düşünceler;
Rauf Denktaş: Rauf Denktaş'ın Hatıraları(4 cilt, 1996);
Emre Kongar: Ben Müsteşarken(1996);
Gülsün Bilgehan: Mevhibe İnönü'nün Anıları, Milliyet, 08.03.1998...

1.2. Hariciye ve Elçilik Anıları

Ülkemizi yurt dışında temsil eden, yurt dışı görevlerinde bulunan bazı kişiler oradaki kimi ilginç gözlem ve izlenimlerini yazıya dökmüşlerdir.
Ali Fuat Cebesoy: Moskova Hatıraları (1955);
Feridun Cemal Erkin: Dışişlerinde 34 Yıl (1980);
Zeki Kuneralp: Sadece Diplomat (1982)...

1.3. Cezaevi ve Avukat Anıları

Ülkemizde belli dönemlerde özellikle aydınlar, sanatçılar, edebiyatçılar ve politikacılar zaman zaman tutuklanmışlardır. Onlar hapishanede yaşadıklarını, yargılanmaları sırasında başlarından geçenleri, çektikleri sıkıntıları ve bu tür kişilerin davalarını üstlenen avukatlar gözlem ve izlenimlerini anı biçiminde yazmışlardır:
Necip Fazıl Kısakürek: Cinnet Mustatili(1955), YılanlıKuyudan(1970);
Bediî Faik: Hapishane Notları (1958);
Halikarnas Balıkçısı: Mavi Sürgün (1971);
Aziz Nesin: Bir Sürgünün Anıları (1971);
Nazlı Ilıcak: Allah Kurtarsın (1987);
Zeynep Oral: Bir Ses (1987);
Sevgi Soysal: Yıldırım Bölge Kadınlar Koğuşu (1976)...

2. Edebiyat ve Sanat Konulu Anılar

Tanzimat döneminden sonra pek çok sanatçı ve yazar, özellikle olgunluk yaşlarında siyasî, sosyal, edebî, kültürel alanlardaki düşünce, gözlem ve izlenimlerini, eserleriyle ilgili açıklamaları yazmışlardır.

2.1. Edebiyat Konulu Anılar

Refik Halit Karay: İstanbul'un İç Yüzü (1920), Üç NesilÜç Hayat (1943);
Ercüment Ekrem Talu: Dünden Hatıralar (1945);
Nihat Sami Banarlı: Yahya Kemal Yaşarken(1959),
Hilmi Yücebaş: Yedi Şairden Hatıralar (1960);
Yusuf Ziya Ortaç: Portreler (1960);
Oktay Akbal: Şair Dostlarım (1964);
Zekeriya Sertel: Mavi Gözlü Dev (1968), Nazım Hikmet'in Son Yılları(1979);
Orhan Kemal: Nazım Hikmet'le Üçbuçuk Yıl (1965);
Mehmet Seyda: Edebiyat Dostları(1970), Çocukluk Yılları(1980);
Mehmet Başaran: Yasaklı (1987);
Mehmet Kemal: Acılı Kuşak (1968);
Demir Özlü: Sürgünde 10 Yıl;
Ömer Faruk Toprak: Duman ve Alev(1969);
Sabiha Sertel: Roman Gibi(1969);
Aziz Nesin: Bir Sürgünün Anıları(1971), Poliste(1967)...
Halide Nusret Zorlutuna: Bir Devrin Romanı (1978);
Meral Tolluoğlu: Babam Nurullah Ataç(1980);
Talip Apaydın: Bozkırda Günler (1952), Karanlığın Kuvveti (1967), Akan Sulara Karşı (1985);
Hikmet Erhan Bener: Bürokratlar(197879);
Muzaffer Buyrukçu: ArkadaşAnılarında Orhan Kemal(1984);
Rıfat Ilgaz: Yokuş Yukarı(1982), Kırk Yıl Önce Kırk Yıl Sonra(1986);
Hasan İzzettin Dinamo: 67 Eylül Kasırgası (1971), 2. Dünya Savaşında Edebiyat Anıları (1984);
Baki Süha Ediboğlu: Bizim Kuşak ve Ötekiler (1968);
Samim Kocagöz: Bu Da Geçti Ya Hu (1992);
Melih Cevdet Anday: Akan Zaman Duran Zaman(1984);
Ahmet Hamdi Tanpınar: "Cahit Sıtkı'ya Dair Hatıralar", Edebiyat Üzerine Makaleler (1969)...

2.2. Tiyatro ve Tiyatro Sanatçıları İle İlgili Anılar

Kimi tiyatro yazar ve sanatçıları da meslek hayatları boyunca başlarından geçen ilginç olayları kaleme almışlardır.
Hafi Kadri Alpman: Ahmet Fehim Bey'in Hatıraları (1976);
Vasfi Rıza Zobu: O Günden Bu Güne(1977), Uzun Hikâyenin Sonu(1990);
Halit Fahri Ozansoy: Şehir Tiyatrosunun 50. Yılı Darülbedayi Devrinin Eski Günlerinde (1964);
Haldun Dormen: Sürç ü Lisan Ettikse(1977);
Gülriz Sururî: Kıldan İnce Kılıçtan Keskince (1978);
Mücap Ofluoğlu: Bir Avuç Alkış (1985)...

3.3. Basın Anıları

Basın çalışanlarının, yazar ve muhabirlerinin anıları vardır:
Ahmet Rasim: Muharrir, Şair, Edip (1926, 1980);
Ahmet İhsan (Tokgöz): Matbuat Hatıralarım (19301931);
Yusuf Ziya Ortaç: Bizim Yokuş (1966);
Necip Fazıl Kısakürek: Babıali (1975);
Vedat Nedim Tör: Yıllar Böyle Geçti (1976)...

3.4. Eğitim ve Öğretmenlik Anıları

Eğitimciler ve öğretmenler, meslekleri gereği yurdun pek çok yerinde bulunarak ülke çocuklarını ve toplumu eğitme sorumluluğunu üstlenmiş kişilerdir. Dolayısıyla eğitimciler birçok sorun, kişi ve gruplarla gerektiğinde mücadele eden kişilerdir. Kimi eğitimciler önemli olaylara tanıklık etmiş olan hayatlarını kaleme almışlardır:
Hıfzırrahman Raşit Öymen: Mektepçiliğin Kâbesinde İntibaât ve Tahassüsat (1926);
Şevket Süreyya Aydemir: Toprak Uyanırsa (1963);
Fikret Madaralı: Ekmekli Dönemeç (1965);
Enver Demir: Bir Öğretmenin Defterinden 41 Yılın Hikâyesi (1968);
M. Rauf İnan: Bir Ömrün Öyküsü (1986);
Kemal Kurdaş: ODTÜ Yıllarım (1998)...
Bu sınıflamanın dışında birkaç örnek:
Abdülhak Şinasi Hisar: GeçmişZaman Köşkleri (1956), Geçmiş zaman Fıkraları (1958)...
Nahit Sırrı Örik: Eski Zaman Kadınları Arasında (1958);
Halit Fahri Ozansoy: Eski İstanbul Ramazanları (1968);
Malik Aksel: Resim Sergisinde Otuz Gün (1943);
Samiha Ayverdi: Bir Dünyadan Bir Dünyaya (1974), Hatıralarla Başbaşa (1977), Hey Gidi Günler Hey (1989);
Esin Afşar: Anılar Yanıltır mı? (1995);
Halit Kıvanç: Hadi Anlat Bakalım Anılar 1 (1998)...
FIKRA
Edebiyatımızda Fıkra yazan ilk kişi Ahmet Rasim’dir. Bunun dışında Falih Rıfkı Atay, Peyami Safa, Burhan Felek ve Çetin Altan en tanınmış fırka yazarlarıdır.
 Türk edebiyatında fıkra yazarlığı, Şinasi’nin 1860 yılında Agâh Efendi ile birlikte çı-kardıkları Tercüman-ı Ahval gazetesindeki yazılarıyla başlamıştır. O zamandan günümüze kadar fıkra yazan başlıca yazarlar şunlardır: Namık Kemal, Ahmet Rasim, Ahmet Haşim, Falih Rıfkı Atay, Burhan Felek, Peyami Safa, Refi Cevat Ulunay, Orhan Seyfi Orhon, Yusuf Ziya Ortaç, Bedii Faik, Necip Fazıl Kısakürek, Nazlı Ilıcak, Rauf Tamer, Ahmet Kabaklı, Çetin Altan, Oktay Ekşi, Uğur Mumcu, Abdi İpekçi, İlhan Selçuk, Ergun Göze, Hasan Pulur, Mehmet Barlas, Fehmi Koru, Taha Akyol, Gürbüz Azak, Ahmet Taşgetiren, Cengiz Çandar, Yavuz Gökmen, Gülay Göktürk.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.